Notice: Undefined variable: anahtar_kelimeler in /home/android/teknolojici.com/wp-content/themes/seub/functions-74.php on line 1735
Warning: Invalid argument supplied for foreach() in /home/android/teknolojici.com/wp-content/themes/seub/functions-74.php on line 1735
Dallas merkezli biyoteknoloji şirketi Colossal Biosciences, yaklaşık 12.500 yıl önce soyu tükenmiş olan dire kurdun (bilimsel adı: Aenocyon dirus) genetik olarak yeniden yaratıldığını duyurdu. Şirket, gri kurt DNA’sı üzerinde yapılan gen düzenlemeleri, klonlama ve antik DNA analizleri yoluyla üç dire kurt yavrusu ürettiğini açıkladı. Bu gelişme, Colossal’ın dünyanın genetik yöntemlerle yeniden canlandırılan ilk soyu tükenmiş hayvanını yarattığını gösteriyor.
Dire kurt, tarih öncesi dönemde Kuzey Amerika’da yaşamış ve gri kurtlardan daha büyük, daha kalın kürklü ve güçlü çeneli bir yırtıcı olarak tanımlanıyor. Geliştirilen yavruların görünüş ve fiziksel yapı bakımından bu türle büyük benzerlik gösterdiği belirtiliyor. Colossal, çalışmalarını bugüne dek kamuoyuyla paylaşmadığı bu tür üzerinde gizli yürütmüştür.
Yavrular, şu anda 2.000 dönümlük, 3 metre yüksekliğinde “hayvanat bahçesi standardında” çitlerle çevrili bir alanda, güvenlik kameraları, drone’lar ve personel tarafından izlenen gizli bir lokasyonda yaşamaktadır. Tesisin Amerikan Humane Society tarafından onaylandığı ve ABD Tarım Bakanlığı’na kayıtlı olduğu bilgisi de paylaşıldı.
Genetik Çalışmalar ve Yöntemler
Yaratılan dire kurtlar, 13.000 yıllık bir diş ve 72.000 yıllık bir kafatasından elde edilen antik DNA’lar kullanılarak geliştirildi. Bu DNA’lardan yola çıkılarak iki yüksek kaliteli dire kurt genomu oluşturuldu. Daha sonra bu genomlar, kurtlar, çakallar ve tilkiler gibi yaşayan yırtıcıların genetik yapılarıyla karşılaştırıldı. Analizler sonucunda, dire kurtlara özgü olan kalın ve uzun kürk, açık renkli tüy yapısı gibi fiziksel özellikleri belirleyen gen varyasyonları tespit edildi.
Gri kurt hücrelerine 14 gende toplam 20 genetik düzenleme yapıldı. CRISPR teknolojisiyle düzenlenen bu hücrelerden en uygun olanları klonlandı ve elde edilen embriyolar, daha sonra evcil köpeklerin – büyük ırklardan seçilen melez dişilerin – rahimlerine yerleştirildi. Üç gebelik sonucunda sağlıklı üç dire kurt yavrusu dünyaya geldi. İki erkek yavru 1 Ekim 2024’te, dişi yavru ise 30 Ocak 2025’te doğdu.
Bilimsel Değerlendirme ve Tartışmalar
Projenin danışmanlarından Stockholm Üniversitesi’nden evrimsel genetik profesörü Love Dalén, yavruların DNA’sının %99,9’unun gri kurtlara ait olduğunu, ancak fenotip açısından dire kurtlara son derece benzediklerini vurguladı. Bilimsel çevrelerde bu tür hibritlerin ne ölçüde “dire kurt” sayılabileceğine dair tartışmaların yaşanması bekleniyor. Dalén, bu çalışmayı şimdiye dek alanda atılmış en büyük adımlardan biri olarak değerlendirdi.
Colossal, 2021 yılında Ben Lamm ve Harvard Üniversitesi genetikçisi George Church tarafından kuruldu. Şirket, mamut, dodo ve Tazmanya kaplanını da yeniden hayata döndürme hedefiyle yola çıktı. Mamut projesinde henüz doğrudan bir sonuç elde edilememiş olsa da, Colossal, ilk mamut yavrularını 2028‘de sunmayı planladığını bildirdi. Şirket, bugüne kadar en az 435 milyon dolar yatırım topladı. Dire kurt projesiyle birlikte, şirket aynı teknolojileri nesli tükenme tehdidi altındaki türler için de kullanmaya başladığını açıkladı.
Yapılan açıklamada, yeni geliştirilen, daha az invaziv klonlama yöntemleriyle iki kızıl kurt yavrusu neslinin başarıyla üretildiği bilgisi de yer aldı. Kızıl kurtlar, Amerika’da en kritik tehlike altındaki yırtıcı türler arasında yer alıyor.
Eleştiriler ve Gelecek Perspektifleri
De-extinction teknolojilerine karşı çıkan uzmanlar, bu tür projelere aktarılan büyük bütçelerin başka alanlara yönlendirilmesi gerektiğini ve taşıyıcı hayvanlar üzerindeki etkilerin göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguluyor. Montana ÜniversitesiChristopher Preston, Colossal’ın hayvan refahına dikkat ettiğini belirtiyor. Tesisin büyüklüğü ve Humane Society’nin desteği bu noktada önemli bir işaret olarak değerlendiriliyor.
Preston, gen düzenleme süreçlerinde olumsuz sonuçlarla ilişkilendirilmiş genlerin projeden çıkarıldığını ve riskli varyasyonların elendiğini aktardı. Bununla birlikte, doğaya yeniden salım ve ekolojik bütünlük konusunda soru işaretlerinin sürdüğünü ifade etti. Dire kurtların bir gün doğal ortamlarda ekolojik bir rol üstlenip üstlenemeyeceği bilinmiyor. Preston, Montana gibi eyaletlerde halihazırda gri kurtların yaşam alanlarında zorluklarla karşılaştığını, dolayısıyla yeniden yaratılan dire kurtların doğaya bırakılması fikrinin gerçekçi görünmediğini söyledi.
Colossal’ın kamuoyuna duyurduğu bu gelişme, bilim ve biyoteknoloji tarihinde yeni bir dönemi başlatıyor. Şirket, şimdiye dek yalnızca kuramsal düzeyde tartışılan bir hedefi somut bir başarıya dönüştürdü. Ancak yaratılan türlerin nasıl tanımlanacağı ve bu canlıların ekosistemlerde nasıl bir yer edineceği gibi sorular hala masada duruyor.
0 Yorum