Notice: Undefined variable: anahtar_kelimeler in /home/android/teknolojici.com/wp-content/themes/seub/functions-74.php on line 1735
Warning: Invalid argument supplied for foreach() in /home/android/teknolojici.com/wp-content/themes/seub/functions-74.php on line 1735
Düşük Dünya yörüngesinde kurulan devasa internet altyapısı yarışında, Çin bu yıl itibarıyla önemli bir sıçrama yapmayı planlıyordu. Ancak mevcut durum, SpaceX’in Starlink projesi ile arasındaki farkın kapanmak bir yana, daha da belirginleştiğini gösteriyor. SpaceX, yaklaşık 8.000 uydu ile kurduğu hakimiyetle, uzaydaki internet hizmeti pazarında lider konumunu koruyor. Çin’in geliştirmeye çalıştığı Qianfan ve Guowang ağları, henüz ilk aşamaları aşmakta zorluk çekiyor.
Starlink’in Avantajları
Starlink, yeniden kullanılabilir roket teknolojisi sayesinde uzaya erişim maliyetlerini önemli ölçüde düşürdü ve bu sayede fırlatma sıklığını eşsiz bir seviyeye taşıdı. Falcon 9 roketi, bugüne kadar yaklaşık 500 görev gerçekleştirdi. Her bir görevin maliyetinin ciddi şekilde azalması, SpaceX’in uydu sayısını agresif bir biçimde artırmasına olanak tanıdı. Sonuç olarak, düşük yörüngede aktif olan yaklaşık 11.000 uydunun büyük bir kısmı Starlink’e ait.
Çin’in Gelişmeleri
Çin’in Starlink’e rakip olarak ortaya koyduğu Qianfan ve Guowang projeleri, bu hıza yetişmekte zorlanıyor. Qianfan’ı geliştiren Shanghai Spacesail Technologies Co., 2025 yılı sonuna kadar 648 uyduyu yörüngeye yerleştirmeyi hedefliyordu, ancak bugüne kadar yalnızca 90 uydu gönderilebildi; bu uydulardan 13’ü ise hedeflenen irtifaya ulaşamadı. Hedefler hala geçerliliğini koruyor; 2030 yılına kadar 15.000 uyduyu uzaya taşımak isteniyor. Ancak mevcut tempoda bu hedefe ulaşmak için ayda en az 30 fırlatma yapılması gerekiyor.
Guowang projesinin durumu ise daha da sınırlı. Önümüzdeki 10 yıl içinde 13.000 uyduyu yörüngeye yerleştirmeyi planlayan proje, şu anda yalnızca 34 aktif uyduya sahip. Bu sayı, Çin’in toplam aktif uydu varlığının Starlink karşısında yüzde 1’in bile altında kaldığını gösteriyor.
Teknik Engeller
Çin’in karşılaştığı en büyük engel, yeniden kullanılabilir roket teknolojisindeki gecikmeler. Ülke, hala çoğunlukla tek kullanımlık roketlerle fırlatma yapıyor. Bu roketler, her görevde ya parçalanmakta ya da atmosfere düşmekte, bu da lojistikte büyük zorluklar ve yüksek maliyetler anlamına geliyor. Long March 10 ile 8R, Zhuque-3 ve Tianlong-3 gibi yeniden kullanılabilir roket modelleri geliştirilmiş olsa da, bu araçların hiçbiri henüz operasyonel düzeye ulaşmış değil.
Uydu üretimi de süreci yavaşlatan bir diğer unsur. Üretim, test ve fırlatma altyapısının birlikte çalışması gerekiyor. Bu senkronizasyon sağlanamadığı sürece, Çin’in ayda onlarca uydu fırlatması teknik olarak mümkün olsa bile uygulamada oldukça sınırlı kalıyor.
Tüm bu teknik ve yapısal zorluklara rağmen, Çin projelerinden vazgeçmiş değil. Shanghai Spacesail Technologies Co., Brezilya, Tayland, Malezya ve Kazakistan gibi ülkelerle internet hizmeti sağlama konusunda anlaşmalar imzaladı. Ancak bu anlaşmalar kapsamında sunulacak hizmetlerin çoğu henüz faaliyete geçmedi.
0 Yorum